NASA bilim adamları geliştirdikleri yeni bir yöntemle hayat kaynağı moleküllerin Dünya’ya kuyruklu yıldızlar aracılığıyla geldiğine dair önemli bir bulgu elde ettiler.
Astronomların “kirli kar topları” olarak adlandırdığı kuyruklu yıldızlar donmuş gaz, su, buz, kum ve kaya ihtiva ediyor. Çapları ise 16 km. ve hatta daha büyük olabiliyor. Milyarlarca yıl önce aydaki o görünür derin kraterleri de yaratan bir dolu kuyruklu yıldız ve göktaşı Dünya’mızı bombardıman altında tuttu. Sonuncusu 3.8 milyar yıl önce gerçekleşen bu ağır bombardıman bitmeden önce Dünya yaşamın gelişmesini engelleyecek ölçüde sıcaktı. Bugün ise fosiller ve bulgular yaşamın 3.5 milyar yıl önce başladığını söylüyor. Öyleyse ne oldu da bu kadar kısa sürede yaşam gelişti?
Amerikan Kimya Derneği’nin (American Chemical Society – ACS) 27 Mart’ta San Diego’da gerçekleştirdiği 243. Ulusal Buluşma & Sergisi’nde sunulan yeni bir araştırma gezegenimizde yaşamın yeşermesi için gereken temel maddelerin milyarlarca yol önce Dünya’yı bombalayan kuyruklu yıldızlar tarafından taşınmış olabileceği tezine destek sağladı.
Araştırma ekibinin lideri Dr. Jeniffer G. Blank, geliştirdikleri laboratuvar deneyleri ve bilgisayar modellerini tanıtarak, bu deney ve modeller aracılığıyla saatte 40.000 km. hızla Dünya’ya çarpan gökcisimlerinin etkilerini simüle etmeyi başardıklarını aktardı. Milyarlarca yıl önce amino asit ve diğer organik bileşenlerin nasıl ortaya çıktığını anlamaya çalışan ekip, oluşan şok dalgası ve diğer aşırı koşullara rağmen kuyruklu yıldızlarda bulunan, yaşam için gerekli bu temel molekülleri bozmadığını ortaya koydu. Blank’a göre kuyruklu yıldızlar, bir gezegendeki kimyasal evrimin yaşamla sonuçlanması için en ideal “paket”ler, zira amino asit, su ve enerji gibi bileşenleri içeriyorlar. Kuyruklu yıldızların amino asit içerdiğine dair kuşkular, NASA’nın kuyruklu yıldızdan örnek alarak gelen uzay aracı sayesinde artık varlığını sürdürmüyor denebilir.
NASA Ames Araştırma Merkezi’ndeki Bay Area Çevresel Araştırma Enstitüsü bilim insanları Blank ve ekibi, kuyruklu yıldızın atmosferden girerek Dünya’ya çarptığı ve takip eden süreçte amino asitlerin bozulmadan kalabileceğini, bu aşırı koşullara rağmen peptit bağları ile protein oluşturma kabiliyetlerini yitirmediklerini göstererek kuyruklu yıldızların yaşamın başlangıcına katkı sağlamış olduğu tezini büyük ölçüde desteklemiş oldu.
[box type=”info”] Kaynak: Science Daily [/box]
Yorum Ekle